Şok kimin ve sahibi kim ?

kunteper

Mod
Global Mod
Bir Hikâyem Var, Forumdaşlar…

Merhaba dostlar,

Bugün sizlerle farklı ama bir o kadar da içimize dokunan bir hikâyeyi paylaşmak istiyorum. Belki de market raflarında sıkça gördüğümüz, indirim kuponlarıyla adını duyduğumuz o markanın ardındaki insani hikâyeyi hiç düşünmemişizdir. “Şok Marketleri kimin, sahibi kim?” diye soran çok olur. Ama gelin, bu soruya sadece kuru bir cevapla değil; biraz kalbimizi de işin içine katarak, duygusal bir hikâyeyle yaklaşalım. Çünkü her markanın, her tabelanın ardında bir insan hikâyesi vardır.

Bir Marketten Fazlası: Hikâyenin Başlangıcı

Yıl 1995. İstanbul’un arka sokaklarında, hayatın telaşıyla dolup taşan küçük bir bakkal dükkânında, Ahmet isimli bir genç çalışıyordu. Zeki, hesap kitap bilen ama bir o kadar da yürekli biriydi Ahmet. İnsanları severdi, ama daha çok onları anlamayı severdi. Babasından kalan küçük dükkânın raflarını düzenlerken hep hayal kurardı:

“Bir gün herkesin ulaşabileceği, ucuz ama kaliteli bir market zinciri kuracağım.”

Ama işte, hayal kurmak kolaydı. Gerçekleştirmek ise başka bir dünya…

Yıllar geçti. Ahmet üniversiteye gitti, işletme okudu. Hayatın sert rüzgârlarına karşı durmayı, para yönetimini, risk almayı öğrendi. Mezun olduğunda, memleketinin küçük bakkalına dönmek yerine büyük şehirde kaldı. Çünkü orada daha büyük bir hikâye yazılacaktı.

Erkeklerin Stratejisi, Kadınların Kalbi

Ahmet’in kurduğu küçük girişim, zamanla “Şok Marketleri” adını aldı. İlk başta sadece birkaç şubeydi. Ama her şube, Ahmet’in stratejik aklının ve onunla birlikte çalışan bir kadının, Elif’in yüreğinin eseriydi.

Elif, şirkette pazarlama müdürüydü. Ahmet rakamlarla düşünürdü; Elif ise insanlarla. Ahmet fiyat stratejileri çizerken, Elif insanların evine, sofrasına, çocuklarına dokunacak kampanyalar planlardı.

Bir gün toplantıda Ahmet, masaya sertçe elini vurdu:

— “Kâr marjımız düşüyor Elif! Böyle giderse ayakta kalamayız.”

Elif sessizce defterini kapattı.

— “Ahmet,” dedi, “bazen insanlar seni sadece ucuz olduğun için değil, onları anladığın için seçer.”

O gün ikisi arasında sessiz bir köprü kuruldu. Stratejiyle empati buluştu. Kadın kalbiyle erkek aklının nasıl birbirini tamamladığını gördüler.

Bir Satışın Ardındaki Gözyaşı

Yıllar sonra işler büyüdü. Şok artık Türkiye’nin dört bir yanında binlerce şubesi olan dev bir zincirdi. Ama her büyümenin ardında bir bedel olur.

Ahmet, şirketin artık büyük yatırımcılar tarafından satın alınmasına razı olmak zorunda kaldı. Ekonomi zorluydu, rekabet acımasızdı. O gün imzayı attığında, elindeki kalem titredi. Elif gözlerine baktı, hiçbir şey söylemedi. Sadece sessizce ağladı. Çünkü onlar sadece bir market zincirini değil, bir hayali satmışlardı.

O günden sonra Şok Marketleri, Yıldız Holding’in çatısı altına girdi. Artık Ahmet’in değil, holdingin bir parçasıydı. Ama o ruh, o insani dokunuş hâlâ raflarda, kasalarda, çalışanların yüzünde bir yerlerde yaşamaya devam etti.

Erkeklerin Hesabı, Kadınların Hikâyesi

Forumdaşlar, bazen bir markayı sadece sahipleriyle değil, onu büyüten insanların hikâyeleriyle hatırlamak gerekir.

Ahmet belki artık o marketlerin sahibi değil. Ama onun hayalindeki “herkesin ulaşabileceği market” fikri, bugün hâlâ yaşıyor.

Elif ise yıllar sonra başka bir şirkete geçti ama hâlâ Şok’un ilk günlerinden bahsederken gözleri doluyor.

— “O marketler sadece indirim yeri değildi,” diyor, “insanların umutla alışveriş yaptığı yerdi.”

Bir Forumdaşın Düşüncesi

Belki de bu yüzden, bazen “Şok kimin?” diye sormak yerine “Şok neden bu kadar tanıdık geliyor?” diye sormalıyız.

Çünkü o tabelanın ardında sadece yatırımcılar, bilançolar yok.

Bir hayal, bir emek, bir kadının empatisi, bir erkeğin kararlılığı var.

O yüzden bugün markete girdiğinizde o sarı logoyu gördüğünüzde, bir an için durun. Rafların arasında dolaşırken, belki Ahmet’in bir zamanlar aynı rafları düzenlediğini, Elif’in o kampanyaları sevgiyle planladığını hatırlayın.

Birlikte Büyüyen Hikâyeler

Şok artık dev bir zincir, Yıldız Holding’in bir markası. Ama halk arasında hâlâ “bizim market” diye anılıyor.

Belki de bunun nedeni, o eski ruhun kaybolmamış olmasıdır.

İndirim kuponlarının arasında, kasadaki çalışanların “kolay gelsin” deyişinde, hâlâ o ilk günkü sıcaklık vardır.

Bu hikâyeyi yazarken bile hissediyorum; çünkü hepimiz o markete en az bir kez gitmişizdir. Hepimizin evinde Şok poşetinde taşınan bir anı vardır.

Son Sözüm Size, Forumdaşlar

Bu yazıyı bir bilgi vermek için değil, bir hissi paylaşmak için yazdım.

Evet, Şok Marketleri bugün Yıldız Holding’e, yani Ülker grubuna ait. Ama gerçek sahipleri, o marketlerde çalışan emekçiler, oradan alışveriş eden milyonlarca insan.

Belki Ahmet ve Elif artık başka yerlerde, başka hayatlarda. Ama onların hikâyesi, raflarda, sepetlerde, fişlerin arasında yaşamaya devam ediyor.

Ve belki de her büyük markanın ardında, bir kadının sezgisiyle bir erkeğin stratejisinin buluştuğu görünmez bir hikâye vardır.

Forumdaşlar, siz hiç bir markaya bu kadar duygusal bağ kurdunuz mu?

Belki de hepimizin içinde, bir “Şok” hikâyesi saklıdır…
 
Üst